Araştırma: Genç yetişkinler ASMR ile stres atıyor
- Yeni bir araştırma, 18-44 yaş arasındaki bireylerin yüz yüze iletişimden giderek uzaklaştığını ve stresle başa çıkmak için ASMR videolarına yöneldiğini gösterdi. Özellikle kalabalık ve gürültülü ortamları bunaltıcı bulan genç yetişkinler ASMR içerikleriyle rahatlamayı tercih ediyor. Ancak uzmanlar, bu dijital kaçışın sosyal ve duygusal gelişimi olumsuz etkileyebileceği konusunda uyarıyor.

İngiltere'de davranışsal içgörü ajansı Revealing Reality'nin yaptığı yeni bir araştırma, genç yetişkinlerin yüz yüze iletişimden giderek daha fazla kaçındığını ve rahatlamak için ASMR videolarına yöneldiğini ortaya koydu. ASMR (Automonous Sensory Meridian Response - Otonom Duyusal Meridyen Tepkisi) yani 'iç gıdıklanması', belirli sesler veya görüntülerle tetiklenen, genellikle kafa derisinde karıncalanma hissiyle başlayıp derin bir rahatlama sağlayan bir duyusal deneyim olarak tanımlanıyor.
YouTube ve TikTok gibi platformlarda, ASMR içerikleri büyük ilgi görüyor. İçerik üreticileri, izleyicilere rahatlatıcı bir deneyim sunmak için fısıldama, saç tarama, slime ile oynama gibi teknikler kullanıyor. Bu fenomeni inceleyen Revealing Reality, ASMR izleyicileriyle yaptığı görüşmeler ve binlerce videonun analizini içeren kapsamlı bir rapor hazırladı.
Gençler neden ASMR’a yöneliyor?
The Guardian'ın aktardığı araştırmaya göre, gençler özellikle yüz yüze iletişimi ve kalabalık ortamlardaki sesleri rahatsız edici buluyor. 2 binden fazla yetişkinin katıldığı anket, 18-44 yaş arasındaki bireylerin çevresel uyaranlara karşı daha hassas olduğunu ve ASMR içeriklerinden daha fazla keyif aldığını ortaya koydu.
Öne çıkan veriler şunlar:
-
25-34 yaş arasındaki bireylerin yüzde 47’si alışveriş merkezi veya tren istasyonu gibi yoğun yerlerde bunaldıklarını belirtiyor. 55-64 yaş grubunda bu oran yüzde 35’e düşüyor.
-
18-24 yaş grubundakilerin yüzde 39’u toplum içinde gürültü önleyici kulaklık kullanarak dış dünyadan soyutlanma ihtiyacı hissediyor. 45-54 yaş grubunda ise bu oran yüzde 21.
-
Gençler yüz yüze sohbet etmek yerine çevrimiçi iletişimi ve kalabalık ortamlarda çalışmak yerine yalnız çalışmayı tercih ediyor.
Uzmanlar, işitsel duyarlılığın artmasının, gürültü önleyici kulaklıkların aşırı kullanımıyla ilişkili olabileceğine dikkat çekiyor. Ayrıca, gençlerin dış dünyadan giderek daha fazla izole olmalarının uzun vadeli etkilerinin sorgulanması gerektiği belirtiliyor.
ASMR bir kaçış mı?
Araştırma, gençlerin önceki nesillere kıyasla daha az dışarı çıktığını ve daha fazla kaygı yaşadığını ortaya koyarken, ASMR’ın rahatlatıcı bir kaçış sunduğunu gösteriyor. Katılımcılar, ASMR videolarının yoğun günlük hayatın getirdiği stres ve kaygıyı hafiflettiğini söylüyor. Ancak uzmanlar, bu içeriğin aşırı kullanımının sosyal ve duygusal gelişimi olumsuz etkileyebileceği konusunda uyarıyor.
‘Stresle başa çıkma becerilerinizi geliştirmez’
Michigan Üniversitesi’nden Doç. Dr. Jenny Radesky, ASMR’ın kolay ve hızlı bir rahatlama sunduğunu ancak bireylerin dayanıklılık geliştirmesine katkı sağlamadığını belirtti.
Eğer sadece ASMR videolarına bağımlı hale gelirseniz ve her zaman bu içeriklere ihtiyaç duyarsanız, kendi başınıza stresle başa çıkma becerilerinizi geliştiremeyebilirsiniz.
Uzmanlar, gençlerin sosyal ve fiziksel iletişim becerilerini geliştirebilmeleri için yalnızca dijital araçlara yönelmemesi gerektiğini vurguluyor. Gerçek dünyadaki etkileşimlerin sağladığı deneyimlerin, bireylerin duygusal gelişimi için kritik olduğu belirtiliyor.