LVMH, ABD'deki yatırımlarını artırmayı planlıyor
Lüks devi LVMH, ABD’deki üretim kapasitesini artırmayı ciddi şekilde değerlendiriyor. CEO Bernard Arnault, ülkede esen 'iyimserlik rüzgarlarını' överken, Fransa’da büyük şirketler için planlanan vergi artışlarını ise “soğuk duş” olarak nitelendirdi.
Louis Vuitton çantalarından şampanyaya kadar 'Fransa menşeli' lüks ürünler satan LVMH’nin, ABD’de şu an yalnızca üç Louis Vuitton atölyesi ve bazı Tiffany mücevher üretim tesisleri bulunuyor.CEO Bernard Arnault, ABD'deki varlıklarını artırmaya açık olduklarını belirtti.
Arnault, şirketin çeyrek sonuçlarını açıklamasının ardından gazetecilere yaptığı konuşmada "Amerikan yetkilileriden, varlığımızı genişletmemiz konusunda güçlü bir teşvik mevcut, bunu ciddi şekilde değerlendiriyoruz," dedi.
Arnault ve ailesi, bu ayın başında Donald Trump’ın ikinci dönem başkanlık yemin törenine katıldı. Eşi Hélène Mercier ve çocukları Delphine ve Alexandre Arnault ile birlikte, Tesla’nın kurucusu Elon Musk ve Meta’nın CEO’su Mark Zuckerberg gibi isimlerle Trump’ın konuşma yaptığı kürsünün yakınında yer aldı.
Arnault, kariyerinin başlarında, 1980'lerde Fransa’da solcu François Mitterrand’ın seçilmesinin ardından ülkeyi terk edip ABD’de gayrimenkul sektöründe çalışmıştı. O dönemde Mitterrand’ı 'iş dünyası karşıtı' olmakla eleştirmişti.
Arnault, Trump’ın ilk başkanlık döneminde, LVMH’nin Teksas, Alvarado’daki yeni Louis Vuitton atölyesinin açılışına da davet etmiş, ABD'deki fabrikaların cazip vergi avantajlarından yararlandığını ve Trump’ın yatırımları teşvik ettiğini söylemişti.
"ABD’den yeni döndüm, ülkede büyük bir iyimserlik rüzgarı esiyor. Ancak Fransa’ya geri döndüğünüzde, tam anlamıyla bir soğuk duş etkisi hissediyorsunuz," diyen Arnault, ABD'nin dinamik pazarına dikkat çekti.
LVMH’nin 2024 sonuçları ve ABD pazarı
LVMH, 2024’ün son çeyreğinde yüzde 1 organik büyüme ile 23,93 milyar euro ciro elde etti. Grubun en büyük bölümü olan moda ve deri ürünleri birimi, geçen yılın satışlarını neredeyse yakalarken, Sephora'nın da içinde olduğu perakende bölümü yüzde 7, saat ve mücevher bölümü ise yüzde 3 büyüme kaydetti.
Şirketin toplam yıllık geliri yüzde 1 büyüyerek 84,68 milyar euroya ulaştı. CFO Jean-Jacques Guiony, yılın sonunda ABD ve Avrupa’da hafif bir toparlanma gözlemlendiğini belirtti.
Moda bölümü, Louis Vuitton ve Dior’un içinde olduğu satışlarda yüzde 1 düşüşle 11,139 milyar euroya geriledi, ancak bu düşüş analistlerin beklediği yüzde 3,3'lük gerilemeden daha hafif oldu. Bu segment, LVMH’nin toplam gelirinin neredeyse yarısını oluşturuyor.
Bernstein analistleri, Richemont’un güçlü sonuçlarının ardından beklentilerin yükseldiğini ancak LVMH’nin bu seviyelere ulaşamadığını belirtti. RBC ise LVMH’nin 'karışık sonuçlar' sunduğunu ve yıllık faaliyet karının 19,57 milyar euro ile beklentilerin altında kaldığını ifade etti.
Richemont, Cartier’in de içinde olduğu lüks segmentte güçlü sonuçlar açıklarken, Çin’deki talebin zayıflaması nedeniyle genel sektörde yüzde 2 daralma yaşandı. LVMH’nin 2024’ün son çeyreğindeki satışları ABD’de yüzde 3, Avrupa’da yüzde 4 artarken, Asya’da (Japonya hariç) yüzde 10 düştü.
Buna rağmen, lüks sektör hisseleri 2025’in başından itibaren yükselişe geçti. Richemont yüzde 25, Hermès yüzde 15, LVMH ise yüzde 19 değer kazandı. Ancak Bernstein analisti Luca Solca, LVMH’nin sonuçlarının daha güçlü olması gerektiğini ve bu yüzden hisselerde kısa vadede bir düşüş yaşanabileceğini öngördü.
ABD’deki yatırımlar ve siyasi etkiler
Arnault, ABD'nin bu yıl lüks sektörünün en büyük büyüme alanı olacağını belirtti. Ancak Trump yönetiminin potansiyel gümrük tarifeleri gibi belirsizlikler de şirketin önündeki zorluklar arasında yer alıyor.
"ABD’ye gidince size kollarını açıyorlar. Fransa’da ise daha fazla bürokrasiyle karşılaşıyorsunuz. Fransa'nın da ABD gibi bu bürokrasiyi azaltması gerekiyo," diyen Arnault, ülkesindeki iş ortamına eleştirilerini yineledi.
Arnault ailesinin Trump’ın yemin törenindeki varlığı, LVMH’nin ABD’deki yatırımlarını koruma stratejisinin bir parçası olarak değerlendiriliyor. Bernstein’dan Solca, “Lüks sektöründeki büyük girişimcilerin yeni Amerikan yönetimiyle yakın olması mantıklı” yorumunu yaptı.
