Oyak Yatırım/Övünç Gürsoy son gelen bilançoları değerlendirdi
- Analiste Sor programına konuk olan Oyak Yatırım Araştırma Kıdemli Müdürü Övünç Gürsoy Akbank bilançosu sonrasında gelen fiyat revizyonlarını ve gelen diğer bilançoları değerlendirdi.
Oyak Yatırım Araştırma Kıdemli Müdürü Övünç Gürsoy'un açıklamalarından öne çıkan başlıklar:
Dip arayışı devam ediyor. Aslında geldiğimiz seviyeler iyi seviyeler. Dolar bazında bakarsanız 2.5 dolarlara kadar geldik. Bu seviyelerden orta ve uzun vadeli pozisyon alınabileceğini ben düşünüyorum. Ama işte şimdi yeni bir hikaye lazım. Aslında bir hikaye var halihazırda; makro politikalar iyi gidiyor. Baktığımız zaman cari açığın düştüğünü görüyoruz. Bunun yanında bütçe tarafında bir toparlanma var. Aynı zamanda rezervler artıyor. Yani son dönemde alınan önlemlerin yavaş yavaş meyvelerini görüyoruz ama enflasyon tarafında özellikle son gelen veri birazcık moralleri bozdu.
Beklentilerin üzerinde geldiği için enflasyon verisi bu tabii hani piyasa açısından bakıldığı zaman faiz tarafında faiz indirimi beklendiği için onu biraz öteledi. Bu öteleme de açıkçası endekste çok olumlu yansımadı. Halihazırda zaten faizlerin yüksek olması ve borsa dışında getirinin aylık bazda bakarsanız 4-4.5 seviyesinde olması açıkçası biraz risk iştahını azaltıyor.
Biz içeride şimdi üçüncü çeyrek finansallarına odaklandık.
Akbank bilançosuna baktığımız zaman aslında sonuç piyasa beklentisine paralel bizim de beklentimize paralel gerçekleşti.
Bir yandan da net faiz marjı tarafında önümüzdeki dönemde aşağı yönlü riskler görüyor banka. Dolayısıyla bu özkaynak karlığına da olumsuz yansıyacak ki keza kendi öngördüğünün daha aşağısında riskler görüyor. Dolayısıyla birazcık hafif olumsuz gibi ben algıladım. Burada da fiyat revizyonuna gittik. 80 TL olan hedef fiyatımızı 68 TL'ye revize ettik.
Bankalara baktığımız zaman aslında çarpan bazında oldukça cazip gözüküyorlar. Sadece Akbank değil diğer özel bankalar da cazip gözüküyor ama burada işte hikayenin başlaması için bankacılıkta bir ralli olabilmesi için faiz indirimlerine gerek olduğunu ben düşünüyorum.
Tabii bunun yanında işte 1 Kasım'da S&P'nin not görünüm revizyonu gelebilir. Bunlar hep bankacılığa olumlu yansır. Tabii 3 Kasım'da da enflasyon verisi var. O daha da kritik.
Bankacılık endeksi yukarı gitmeden borsanın kolay kolay yukarı gitmesi zor açıkçası. Fiyat seviyeleri güzel ama hikaye gerekiyor. Hikaye de bence makro taraftan gelecek. Bunu başarırsak eğer yani şu an mesela 2025'e baktığım zaman 0.8 fiyat/defter değerleri var. Aslında bankaların 1.2-1.5 bu aralıkta işlem görmesi gerekiyor. Bir hayli altında. Potansiyel yüksek. Potansiyelin açığa çıkması için de Türkiye'nin hikayesinin yabancı yatırımcı olsun yerli yatırımcı olsun ikna olması gerekiyor. Dönüp donuşup burda aslında Merkez Bankası'nın kararlarına geliyoruz.
Aslında bu bankalar Londra'ya gittikleri zaman konferanslarda da yabancı yatırımcıya bunu anlattılar. Bizim de beklentimiz bu yöndeydi çünkü faiz indirimlerinin başlayacağını düşünüyorduk. Dolayısıyla faiz marjlarında daha hızlı bir şekilde yukarı yönlü hareket edeceğini düşünüyorduk. Şimdi o beklenti olmadı veya ötelenmiş oldu.
Belki birkaç çeyrek ötelenecek. Dolayısıyla bu aşağı yönlü revizyonlarının önemli bir sebebi. Bunun yanında aktif kalitesinde de bir miktar bozulma var geçmişe göre çünkü faizler yüksek. Dolayısıyla özellikle KOBİ tarafında ödeme sorunları var. Tüketici tarafı zaten başladı. Bunun da etkisi var.
Artı zaten yüksek enflasyon faaliyet giderlerini arttırıyor. Maaş zamları olsun, kira giderleri olsun bankalarda bunlar artıyor. Dolayısıyla bunların verdiği bir baskı var finansallarda. Bu nedenle açıklandıkça aşağı yönlü revize olacaktır fiyatlarda.
Faiz indirimlerinin bir şekilde başlaması gerekiyor ve sistemin tekrar bir rayına oturması.
Bu da büyük bir ihtimalle ilk çeyrekten ziyade ikinci çeyrekte olur ama fiyatlaması önden başlayabilir. Sağlam bir yönlendirme gelirse enflasyon raporu onun için önemli. Burada Merkez Bankası'nın karar metinlerine de bakıyoruz. Metinlerdeki değişiklik de önemli yani o herhangi bir sinyal alırsak gidişatla ilgili ve enflasyonun gerçekten beklenen patikaya girmesi beklentilerin de aşağı yönlü revize olabileceğini düşünürsek özellikle reel sektör bu dönemde işte yüzde 50-51 mesela bekliyor 12 aylık vadeli enflasyonda. O mesela aşağı gelirse yüzde 40'lara, bu bile bir sinyal tek başına. Ekim enflasyonu da görmüş olacak Merkez Bankası.
Tabii ideal olan şey enflasyonun gerçekten aşağı trende girmesi ve indirimlerin de bir döngüye girmesi.
Piyasa bunu çok sever açıkçası. Bu bayağı bizi yukarı yönlü hareket ettirir.