Çin 14 yıl sonra para politikasını gevşetiyor
Çin, yaklaşık 14 yıl sonra ilk kez "uygun şekilde gevşek" bir para politikasını benimsemeye hazırlanıyor. Bu politika değişikliği, daha proaktif bir mali politika ile birleşerek ekonomik büyümeyi teşvik etmeyi hedefliyor. Politbüro tarafından yapılan açıklamalar, gelecek yıl için ekonomi politikalarında köklü değişikliklerin sinyalini verdi.
Ekonomide karşı döngüsel önlemler artırılacak
Politbüro toplantısı sonrası yapılan açıklamada, Çin’in "alışılmadık" karşı döngüsel düzenlemeleri artıracağı ve iç talebi genişletmeye, tüketimi teşvik etmeye odaklanacağı belirtildi. Devlet medyası Xinhua, bu kararların yıllık Merkezi Ekonomik Çalışma Konferansı öncesinde alındığını ve 2025 hedeflerinin bu çerçevede belirleneceğini aktardı. Çin, istikrarı korurken ilerleme kaydetme ilkesine bağlı kalmayı taahhüt ederken, politika araçlarını daha etkili ve rafine bir şekilde kullanacağını duyurdu.
Borsa ve tahvil piyasalarında olumlu tepki
Politbüro toplantısının ardından Çin borsaları yükseldi, Hong Kong Hang Seng Endeksi yüzde 2,8 değer kazanarak bir ayın en yüksek seviyesine ulaştı. Çin devlet tahvillerinde de ciddi bir toparlanma gözlendi. Bu gelişmeler, yatırımcıların yeni ekonomi politikalarına olan güvenini yansıttı.
2025'te güçlü teşvik ve faiz indirimleri bekleniyor
Çin'in yeni para politikası duruşu, 2010'dan bu yana yapılan ilk gevşeme olarak dikkat çekiyor. ANZ'nin kıdemli Çin stratejisti Xing Zhaopeng, bu değişimin büyük mali teşvikler, güçlü faiz indirimleri ve varlık alımları ile destekleneceğini belirtti. Xing, Çin’in bu adımlarla, özellikle ABD Başkanı Donald Trump’ın tarifelerine karşı güçlü bir duruş sergileyeceğini vurguladı.
Çin ekonomisi baskı altında
Bu yıl yüzde 5 büyüme hedefine ulaşması beklenen Çin ekonomisi, 2025’te aynı büyüme hızını sürdürmekte zorluk yaşayabilir. Trump’ın Çin ithalatına yüzde 60 veya daha fazla gümrük vergisi tehdidi, bu zorlukların başında geliyor. Çin, 2008 küresel finans krizinin ardından "uygun şekilde gevşek" bir para politikası benimsemiş ve 2010’dan sonra "ihtiyatlı" duruşa geçmişti.
Kasım ayında Çin, ekonomik büyümeyi stabilize etmek ve yerel yönetimlerin finansal zorluklarını hafifletmek için 10 trilyon yuanlık bir borç paketi açıkladı. Ancak bu önlemler, uzun vadeli mali dengeyi sağlamak amacıyla alındı ve doğrudan ekonomiye para enjekte etmeyi hedeflemedi.
Trump tarifeleri ve Çin’in ihracat bağımlılığı
Çin ekonomisi, bu yıl ihracata ve imalata aşırı bağımlı hale geldi. Hanehalkı tüketimi düşük kalırken, şiddetli bir emlak krizinin tüketici güvenini zedelemesi, ekonomik büyümeyi sınırlayan önemli bir faktör oldu. Trump’ın tarife tehditleri, Çin’in ihracat odaklı sanayi yapısını sarstı. Çin’in ABD’ye yıllık ihracatı 400 milyar doları aşıyor.
Tüketim odaklı politikalar öneriliyor
Ekonomistler, Pekin’in daha tüketim odaklı politikalar benimsemesi gerektiğini vurguluyor. Özellikle düşük gelirli kesimlere finansal destek sağlanması, vergi reformları ve sosyal yardım politikalarının uygulanması öneriliyor. Ancak şu ana kadar hükümet, ihracata bağımlı üretim sektörünü geliştirmeye odaklandı. Elektrikli araçlar, güneş enerjisi ve batarya teknolojilerindeki başarılar, Çin’in ticaret ortaklarından tepki toplamasına neden oldu.
2025 hedeflerine hazırlık
Başkan Xi Jinping, 6 Aralık’ta düzenlenen bir sempozyumda, 2025 ekonomik hedeflerine ulaşmak için tam hazırlık yapılması gerektiğini vurguladı. Xi, Çin’in kalkınma yolunda pek çok zorlukla karşı karşıya olduğunu belirtti. Ancak hükümet yetkilileri, daha güçlü mali teşviklerin ve üretime dayalı yatırımların bu zorlukları aşmada etkili olacağına inanıyor.
