Türkiye'nin LPG liderliği ne kadar sürer?
- CNBC-e'ye konuşan gazeteci Emre Özpeynirci, Türkiye'nin LPG'li araç sayısındaki liderliğini değerlendirdi. Özpeynirci, "Sıfırdan araç üreten birkaç fabrika kaldı, geriye kalan sağlıksız yollarla merdiven altı üretilen ve LPG'ye dönüştürülen araçlar" ifadelerini kullandı.
- Özpeynirci, LPG'li araç sayısındaki artışın, akaryakıt fiyatları artmaya devam ettikçe park oranının da önümüzdeki 10 yıl içinde düşeceği görüşünde.
Türkiye, küresel LPG piyasasında araç ve istasyon sayısıyla dünyada ilk sırada yerini aldı.
Türkiye LPG Derneği Başkanı Eyüp Aratay, Türkiye Enerji Zirvesi'nde yaptığı konuşmada, Türkiye'nin küresel LPG piyasasında dünyanın sayılı pazarlarından biri olduğunu belirterek, Türkiye'nin yıllık 3.5 milyon ton otogaz tüketimi ile Rusya'nın ardından ikinci sırada geldiğini aktardı.
Ülkede yaklaşık 10 bin 700 LPG istasyonu bulunurken, dünya genelindeki 27 milyon LPG’li aracın 5 milyonunun Türkiye'de trafiğe kayıtlı olduğu biliniyor.
Dünya genelinde toplam 79 bin LPG istasyonu olduğu düşünüldüğünde, Türkiye’nin sahip olduğu altyapı, bu alandaki liderliği destekliyor. Küresel ölçekte bu alandaki önemi giderek artan Türkiye, otogaz tüketiminde Rusya'nın hemen ardından yer alırken, hem istasyon hem de LPG'li araç sayısında zirvede bulunuyor.
‘Türkiye’de LPG dönüşümü çok fazla, sıfır araç satışlarında payı gitgide tükeniyor’
CNBC-e’ye konuşan gazeteci Emre Özpeynirci, Türkiye’de sıfır LPG’li araç üretimini sadece birkaç fabrikanın yaptığını, liderliğin, merdiven altı yapılan ve LPG’ye dönüştürülen araçlardan geldiğini dile getiriyor:
“Türkiye’de fabrika çıkışlı LPG’li araç üretimi zaten çok az, bu da satışlarda kendisini gösteriyor. Motor tiplerine baktığımızda satışların ancak 0.65’i, bu yıl 11 ay sonunda LPG’li araçlardan oluşmuş. Beş bin civarında bir araçtan bahsediyoruz ki 11 ay sonunda 845 bin üzerinde otomobil satıldı. Türkiye’de LPG dönüşümü çok fazla. Akaryakıt fiyatları çok yüksek olduğu için LPG ile kıyasladığımızda, benzinli araçlar LPG’liye çevriliyordu. Bunların çoğu da merdiven altı dediğimiz yerlerde sağlıksız şartlarda yapılıyordu. Normalde dünyada bunun sağlıklı şekli fabrika çıkışlı LPG’dir ama talep çok olmadığı için Türkiye’de son dönemde bu konudaki üretim azaldı. Oyak Renault ve Hyundai’de az da olsa üretim var, yani sadece birkaç fabrika üretiyor. O yüzden de artık fabrika çıkışlı sıfır araç satışlarında LPG’nin payı gitgide tükeniyor.”
SON 21 YILDA YAKIT TÜRLERİNE GÖRE TÜRKİYE'DEKİ TRAFİĞE KAYITLI ARAÇLARIN ORANLARI |
|||||||
Yıl | Toplam | Benzin | Dizel | LPG | Hibrit | Elektrik | Bilinmeyen |
Adet | (%) | (%) | (%) | (%) | (%) | (%) | |
2004 | 5 400 440 | 75.2 | 4.7 | 14.7 | - | - | 5.4 |
2005 | 5 772 745 | 67.3 | 6.8 | 21.8 | - | - | 4.1 |
2006 | 6 140 992 | 62.5 | 9.5 | 24.8 | - | - | 3.2 |
2007 | 6 472 156 | 57.4 | 11.8 | 28.2 | - | - | 2.6 |
2008 | 6 796 624 | 52.0 | 13.9 | 32.6 | - | - | 1.5 |
2009 | 7 093 964 | 47.6 | 15.7 | 35.6 | - | - | 1.2 |
2010 | 7 544 862 | 42.3 | 18.3 | 38.4 | - | - | 0.9 |
2011 | 8 113 111 | 37.4 | 21.6 | 40.2 | 0.0 | 0.0 | 0.8 |
2012 | 8 648 875 | 33.9 | 24.3 | 41.3 | 0.0 | 0.0 | 0.6 |
2013 | 9 283 923 | 31.1 | 26.9 | 41.5 | 0.0 | 0.0 | 0.5 |
2014 | 9 857 915 | 29.0 | 29.2 | 41.4 | 0.0 | 0.0 | 0.4 |
2015 | 10 589 337 | 27.6 | 31.6 | 40.3 | 0.0 | 0.0 | 0.4 |
2016 | 11 317 998 | 26.8 | 33.6 | 39.2 | 0.0 | 0.0 | 0.4 |
2017 | 12 035 978 | 25.9 | 35.4 | 38.4 | 0.0 | 0.0 | 0.3 |
2018 | 12 398 190 | 24.9 | 36.8 | 37.9 | 0.0 | 0.0 | 0.3 |
2019 | 12 503 049 | 24.2 | 38.1 | 37.3 | 0.1 | 0.0 | 0.3 |
2020 | 13 099 041 | 24.4 | 38.3 | 36.7 | 0.3 | 0.0 | 0.3 |
2021 | 13 706 065 | 25.5 | 37.6 | 35.9 | 0.6 | 0.0 | 0.3 |
2022 | 14 269 352 | 26.8 | 36.9 | 35.1 | 0.9 | 0.1 | 0.2 |
2023 | 15 221 134 | 28.7 | 35.6 | 33.5 | 1.5 | 0.5 | 0.2 |
2024 Ekim | 16 038 061 | 30.1 | 34.4 | 32.2 | 2.2 | 1.0 | 0.2 |
‘Lideriz ama LPG fiyatları artmaya devam ettikçe oranlar önümüzdeki 10 yıl içinde düşecek'
“Türkiye’de artık yollarda yaklaşık 16 milyon otomobil var. Bu otomobillerin şu anda yaklaşık yüzde 32’si LPG’li araçlardan oluşuyor. Bu araçlar hep merdiven altı, dışarıda yapılan, LPG’ye çevrilen araçlardan oluşuyor” diye konuşan Özpeynirci, şöyle devam etti:
“Yollarda dolaşan yaklaşık 5 milyon 150 bin civarında LPG’li araç var. Ama akaryakıt fiyatlarında LPG’nin oranı her geçen gün arttığı için o eski cazibesini de kaybetmeye başladı. O yüzden bu durum satışları etkiliyor. Evet doğru, şu anda dünyada bu konuda lider pozisyondayız. Dünyada çünkü böyle LPG’ye dönüşüm çok fazla yok. Avrupa ve dünyanın birçok yerinde akaryakıt fiyatları bize nazaran çok daha düşük, bizde yüksek ÖTV oranları var. O yüzden LPG çok tercih edilmiyor. Türkiye’de geçmiş yıllarda tercih edilmesinin nedeni de LPG fiyatlarının çok daha uygun olmasıydı. O aradaki makas da iyice daraldığı için artık tercihlerde ilk sırada yer almıyor. Bunu da satışlardan görüyoruz. Ama hala LPG’nin araç parkındaki oranı yüksek. Çünkü yüzde 32 çok ciddi bir oran. Ama LPG fiyatları bu şekilde artmaya devam ettiği sürece bu sıfır satışlara yansımadığı için araç parkındaki oranı da önümüzdeki 10 yıl içinde düşecektir.”