TGSD Başkanı/Kaya: Fırsat penceresi büyüyor ama en büyük zorluk son dakika siparişleri
- Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği Başkanı Ramazan Kaya, 17. İstanbul Hazır Giyim Konferansı'nın açılış konuşmasını gerçekleştirdi.
Kaya konuşmasında şunları kaydetti: "Dünya belirsizliklerle dolu bir dönemden geçiyor. Jeopolitik ve ekonomik krizler tedarik zincirlerinde aksamalara, üretimlerde belirsizliklere ve maliyetlerde artışa yol açıyor. Tüm bunların neticesinde dünya hazır giyim ihracatı son iki yıldır bir daralma sürecinin içinde. Dünyaya paralel olarak Türkiye de benzer bir süreçten geçiyor. Özellikle üreticiler olarak karlılığımızı giderek kaybediyoruz. Sermayemizin ve enerjimizin sınırlı olduğunu unutmamalıyız. Bu nedenle kaynaklarımızı pozitif kullanmamız gereken bir dönemdeyiz.
Daralma kalıcı mı yoksa geçici mi olacak. Bunu öngörmek çok da mümkün değil açıkçası. Her krizin içinde fırsatların da saklı olduğunu biliyoruz. Bu fırsatlar kendimizi yeniden tanımlamamız ve iş yapış biçimlerimizi gözden geçirmek için bir çağrı niteliği taşıyor. Öncelikle yakından tedarik ve güvenli tedariğin pandemi sonrası ortaya çıkan gelişmeler nedeniyle önemi bir kere daha arttı. Artan bir fırsat penceresi oldu aslında. Çünkü jeopolitik gelişmeler ve iklim krizinin tedariği nasıl etkilediğine Avrupa'da ve Ortadoğu'da süregelen savaş, Güneydoğu Asya'da yaşanan doğal afetler nedeniyle bir kez daha yakından şahit oluyoruz. Bunların neticesinde özellikle Uzakdoğu'dan Avrupa'ya uzanan tedarik zincirinde zorluklar yaşanıyor. Bu noktada yakından tedariğin, dolayısıyla Türkiye'nin önemi giderek artıyor. Ancak bu süreçte Türk hazır giyimcileri olarak yaşadığımız en büyük zorluk son dakikada gelen siparişler. Mevcut kapasitemizi daha verimli kullanabilmek için alım gruplarıyla daha planlı çalışmamız gerekiyor. Birlikte yapacağımız doğru çalışmalar verimliliğimizi ve rekabetçiliğimizi de mutlaka artıracaktır.
Öte yandan bizler dünya hazır giyim sektörünün içinden geçtiği bu dönemde sadece rekabet etmekle yetinmememiz gerektiğinin de farkındayız. Artık benim başarım değil bizim başarımız diyerek bu işbirliklerini geliştirmeliyiz. Bu işbirlikleri yalnızca tedarik zincirlerinin dayanıklılığını arttırmakla kalmayacak, aynı zamanda inovasyon e sürdürülebilirlik alanında da güçlenmemizi sağlayacaktır. Birlikte çalışarak hem maliyetlerimizi optimize edebilir hem de üretim süreçlerimizi daha verimli hale getirebiliriz. Unutmayalım ki başarılı bir stratejik ortaklık yalnızca kazanç değil karşılıklı öğrenme ve gelişimi de mutlaka sağlayacaktır."
Bugün döngüsel ekonomiye geçişin tam zamanı olduğunu da vurgulayan Kaya, konuşmasında şu sözlere yer verdi:
"Kendi içimizdeki kaynakları nasıl daha iyi değerlendirebiliriz, atıkların geri dönüşümünde hangi yöntemleri benimseyebiliriz, bütün bu konuları tartışmak, yol haritalarımızı oluşturmak zorundayız. Yine dijitalleşme adımlar da birlikte anlam kazanacak. İşbirliği yaparak dijital platformlarda daha güçlü bir varlık oluşturabiliriz. Tedarik zincirimizi daha şeffaf ve izlenebilir hale mutlaka getirmeliyiz. Öte yandan sürdürülebilir moda sadece etiketlerde değil her aşamada benimsenmesi gereken bir kültür olmalı. Bundan dolayı dönüşüm sürecinin önemli bir parçası olarak hem sektör çalışanları hem de tüketicileri mutlaka bilinçlendirmemiz büyük önem taşıyor. Okul çağındaki gençlerden profesyonel çalışanlara kadar geniş kitleye hitap eden eğitim programları geliştirmeliyiz. Özellikle genç neslin sürdürülebilirlik konusunda daha bilinçli ve duyarlı olması gelecekte bu dönüşümün en büyük destekçisi olacaktır. Bu yılki konferansımızın konusu olarak redefine, realign ve refashion olarak belirledik."