Amortisman
Yatırım mallarının kullanıldıkça eskimesi ve değerinin düşmesi nedeniyle kullanım süresi sonunda yenisinin alınması için kullanırken bir kenara ayrılması gereken tutardır. Ya da daha basit bir ifadeyle anlatmak gerekirse kullanılan yatırı malları, makine, teçhizat, araçlar gibi her türlü yatırım malının değerinde kullandıkça yaşanan aşınmadır. Aslında amortisman kavramı bir muhasebe kavramıdır. İşletmeler çalışırken ve çalışma süreçlerini muhasebe kayıtlarına dönüştürürken kullandıkları teçhizat sanki her zaman sıfır bir teçhizatmış gibi hareket edemezler. Kullandıkça yıpranan yatırım mallarının değerinde yaşanan düşüşleri de kaydetmek zorundadırlar ki işletmenin arça, teçhizat, makine parkuru gibi yatırım araçlarının gerçek durumunu da takip edebilsinler. Bu amortisman ayırma işlemi yatırım malının değer sağlamaya devam edeceği beklenen süre boyunca gerçekleştirilir. Sürenin sonunda ise artık yatırım malının ekonomik ömrünün dolduğuna karar verilerek satılması veya devreden çıkarılması, yenisiyle de değiştirilmesi için muhasebesel anlamda da bir yandan fon birikirken diğer yandan ayırdığı amortisanı kullandığı yatırım malının değerinden, dolayısıyla da vergiden düşerek böylece daha yüksek vergi vermekten de kurtulmuş olur.
Amortisman nakit dışı bir giderdir, yani nakit çıkışı gerektirmez, ancak varlığın değerini düşürür. Bu nedenle, gider zaten tahakkuk ettiğinden, amortisman şirketin likiditesini etkilemez.
Ancak amortisman gideri gelir tablosunda kaydedilir. Vergi öncesi kazancı ve dolayısıyla şirketin ödemek zorunda kalacağı vergiyi azaltır.
Amortisman ve aşınma gibi nakit dışı giderler, şirketin nakit akışı üretme ve finansal yükümlülüklerini yerine getirme becerisiyle doğrudan ilişkili olmadıkları için genellikle bir şirketin performansının hesaplanmasından hariç tutulur. Performansı değerlendirmek için bunun yerine, bir şirketin finansal sağlığıyla daha doğrudan ilişkili olan EBITDA (faiz, vergi, aşınma ve amortisman öncesi kazanç) kullanılır.
Amortisman genellikle vergi amaçlı kullanılır.
Şirketler genellikle vergi yükümlülüklerini optimize etmek için bazı amortismanları hızlandırma veya erteleme olanağına sahiptir.
Ancak vergi amaçlı amortisman, bir şirketin uzun vadeli varlıklarının kullanımına ilişkin gerçek maliyetlerini temsil etmeyebilir. Finansal raporlama amaçları için, şirketlerin varlıkların değerindeki azalmayı daha doğru yansıtan paralel bir amortisman yöntemi kullanması yaygın ve kabul edilebilirdir.
Muhasebe kayıtları açısından amortisman ayırmanın iki yöntemi vardır. Bunlar;
1 - Normal amortisman
2 - Azalan amortisman
Bu iki amortisman yönteminin dışında eğer bir varlık beklenmeyen gelişmelerle, sel, doğal afet, deprem gibi olağandışı durumlar nedeniyle beklenen ömründen çok daha önce değerini kaybetti veya yıprandıysa bu durumda ise olağanüstü amortisman da ayrılabilir.
Normal amortisman'da bir varlığın ekonomik ömrü 10 yıl ise o varlığın maliyeti 10 yıla bölünür ve her yıl o kadarlık bir amortisman düşülür.
Azalan amortismanda ise ilk yıllarda daha yüksek amortisman ayrılırken ilerleyen yıllarda giderek azalan bir amortisman düşülür.
Amortisman, bir borcun belli zamanlarda, azar azar ödenmesi anlamına da gelmektedir.