WSJ: Trump, Powell’ı görevden almak için aylardır yoğun bir lobi yürütüyor
- Wall Street Journal'in kaynaklara dayandırdığı haberine göre ABD Başkanı Donald Trump ile Fed Başkanı Jerome Powell arasındaki gerginlik, perde arkasında yürütülen görevden alma planlarıyla yeni bir boyuta taşındı.

Konuya yakın kaynakların aktardığına göre Trump, Powell’ı görev süresi dolmadan koltuğundan indirme olasılığını aylardır özel toplantılarda masaya yatırıyor. Ancak henüz nihai bir karar alınmış değil.
Trump’ın bu konuyu sıkça gündeme getirdiği adreslerden biri, Florida’daki Mar-a-Lago kulübü. Kaynaklara göre, Trump burada eski Fed Guvernörü Kevin Warsh ile Powell’ın erken görevden alınmasını ve yerine Warsh’ın getirilmesini detaylı biçimde tartıştı. Ancak Warsh, Powell’ın görev süresini tamamlaması gerektiği yönünde uyarılarda bulundu. Bu görüşmeler Şubat ayına kadar devam etti. Mart ayı başına gelindiğinde ise Trump’ın çevresinden diğer isimler, Powell’ın görevden alınmasına ilişkin fikirlerini başkana sunmaya devam etti.
Trump, Oval Ofis’te Perşembe günü yapılan bir toplantıda, Powell’ı görevden alma yetkisine sahip olduğuna dair inancını dile getirdi. “Onu görevden almak istersem, oradan çok hızlı bir şekilde çıkar, inanın bana,” ifadelerini kullanan Trump, Powell’dan memnun olmadığını yineledi ve Fed başkanını faiz politikaları üzerinden siyaset yapmakla suçladı.
Ancak Powell’ın görev süresi dolmadan görevden alınması yönünde atılacak adımların, hukuki düzlemde ciddi tartışmalar yaratması bekleniyor. Bu tür bir girişim, muhtemelen ABD Yüksek Mahkemesi’ne taşınacak. Ayrıca Powell’ın görev süresinin politik anlaşmazlık gerekçesiyle sona erdirilmesi, finansal piyasalarda sarsıcı etkiler doğurabilir. Yatırımcılar Fed’in bağımsızlığına olan güveni kaybedebilir.
Trump’ın ekibi bu konuda ikiye bölünmüş durumda. Hazine Bakanı Scott Bessent, Trump’ın bazı danışmanları tarafından dile getirilen Powell’ı değiştirme fikrine karşı direnç gösteriyor. Bessent, bu hamlenin muhtemel yüksek maliyetine karşılık getirisinin çok düşük kalacağını savunuyor. Bu hafta yaptığı bir açıklamada, Fed’in para politikasındaki bağımsızlığını, ABD’nin asla vazgeçmemesi gereken bir “mücevher kutusu” olarak nitelendirdi. Bessent’e göre Beyaz Saray, bu yıl sonbaharda, yani Powell’ın görev süresinin sona ermesinden yaklaşık altı ay önce yeni başkan adaylarıyla görüşmeye başlamalı.
Warsh ile geçtiğimiz yıl görüşen bazı isimler, Warsh’ın Powell’ın görev süresi sonunda Fed başkanlığı için güçlü bir aday olduğu izlenimini edindiğini aktarıyor. Warsh, 2008 krizinde Washington ile Wall Street arasında köprü görevi üstlenmiş ve 2011’de Fed’den ayrılmıştı. Sonrasında Trump’ın Hazine Bakanı Bessent’in de yakın dostu ve mentoru olan milyarder yatırımcı Stanley Druckenmiller ile birlikte çalıştı.
Trump’ın çevresindeki diğer bazı danışmanlar ise daha saldırgan bir tavırdan yana. Fed’in bağımsızlığının anayasal temellerden yoksun olduğunu ve aşırı yüceltilmiş bir pozisyona sahip bulunduğunu savunuyorlar. Bu kişiler, Powell’a karşı daha doğrudan bir meydan okumayı mümkün kılacak adımların atılması gerektiğini düşünüyor.
Trump ise bu toplantılarda Powell’ın işten çıkarılması gerektiği fikrini dile getirmekten çekinmiyor. Fed'in yönetim yasasında, politika yapıcıların yalnızca “haklı bir sebep” gösterilerek görevden alınabileceği belirtiliyor. Ancak Trump, bu yasanın Powell’ı mahkemede koruyamayacağına inanıyor.
Powell’ın dört yıllık görev süresi dolmadan görevden alınması hukuki açıdan gri bir alan. Daha önce denenmemiş olması, konuyu daha da belirsiz hale getiriyor. Trump bile bu durumu kabul etmişti. Ekim ayında yaptığı açıklamada, “Onu görevden almakla tehdit ediyordum. Bunun mümkün olup olmadığı sorusu vardı,” demişti.
Trump sadece Powell’ı değil, görevden alınmalarına karşı 90 yıllık bir yasal koruma zırhı bulunan diğer Biden dönemi atamalarını da görevden almayı hedefliyor. Adalet Bakanlığı ise bu korumayı sağlayan ve “Humphrey’nin Vasiyeti” olarak bilinen 1935 tarihli yargı kararını ortadan kaldırmak istiyor. Bu karar, Başkan Franklin Roosevelt’in Federal Ticaret Komisyonu’ndan bir üyesini görevden alma çabalarına karşı Yüksek Mahkeme’nin oybirliğiyle engel koyduğu tarihi bir emsal niteliğinde.
Powell, kısa süre önce yaptığı bir açıklamada, Trump’ın Ulusal Emek İlişkileri Kurulu’ndan bir üyenin görevden alınmasına ilişkin dava sonucunun Fed’i etkilemeyeceğini düşündüğünü belirtti. Fed’in valilerinin görevden alınmasına karşı başka hukuki yollar bulunabileceği görüşünde.
Trump, 2017 yılında Powell’ı Fed başkanlığına atamadan önce Warsh ile bu görev için görüşmüştü. Perşembe günü yaptığı bir Truth Social paylaşımında, Powell’ın görevden alınmasının kaçınılmaz olduğunu savundu. Faiz indirimleri konusunda yeterince hızlı hareket etmediği için Powell’a tepki gösterdi. “Powell’ın görevden alınması yeterince hızlı olamaz!” ifadelerini kullandı.
1970’lerden bu yana Fed, para politikasında bağımsızlığını korumayı başardı. 1972 seçimleri öncesinde dönemin başkanı Nixon’ın, Fed Başkanı Arthur Burns’e faizleri düşürmesi için baskı yaptığı, Burns’ün de buna boyun eğdiği biliniyor. Bu süreç, yıllar süren yüksek enflasyonun ve 1980’lerin başında yaşanan ağır bir durgunluğun kapısını aralamıştı. O tarihten sonra merkez bankası bağımsızlığı, siyasi etkilerden uzak politika üretme amacıyla daha da güçlendirildi.
Fed başkanlarının görevden alınmasını zorlaştıran kurumsal yapı, Powell için de geçerli. 2018 yılında, görevden alınma ihtimaline karşı Powell’ın, Federal Açık Piyasa Komitesi (FOMC) tarafından başkan olarak yeniden seçileceği yönünde planlar yapılmıştı. Komite, Fed’in yedi yöneticisi ve ülke çapındaki 12 bölgesel Fed başkanından oluşuyor. FOMC her yıl başında kendi başkanını seçiyor.