Quant hedge fonu Renaissance , Trump’ın tarife hamleleri sonrası büyük kayıplar yaşadı

Financial Times tarafından aktarılan bilgilere göre dünyanın en bilinen niceliksel (quant) hedge fonlarından biri olan Renaissance Technologies, geçen hafta ABD Başkanı Donald Trump’ın beklenenin üstünde tarife açıklamalarıyla sarsılan küresel piyasalarda hazırlıksız yakalandı. Trump’ın ticaret ortaklarına yönelik yüzde 10 oranında genel bir gümrük vergisi uygulama vaadiyle birlikte piyasalarda yaşanan sert dalgalanmalar, özellikle bilgisayar destekli stratejilere dayanan fonlar için büyük bir test haline geldi.
Renaissance'ın dış yatırımcılara açık olan en büyük fonlarından biri olan Renaissance Institutional Equities Fund (RIEF), Nisan ayında yaklaşık yüzde 8 oranında değer kaybetti. Fonun yılbaşından bu yana getirisi, söz konusu düşüşle birlikte %4,4 seviyesine geriledi. Konuya yakın üç farklı kaynağın aktardığı bilgilere göre, bu performans düşüşü, fonun algoritmalarının Trump’ın "kurtuluş günü" olarak adlandırdığı duyurunun ardından gelen piyasa çalkantılarını öngörmekte yetersiz kalmasından kaynaklandı.
Trump geçen Çarşamba günü yaptığı açıklamada, ABD’nin Çin dahil birçok büyük ticaret ortağına karşı yeni ve yüksek oranlı vergiler getireceğini söyledi. Bu açıklama, ticaret savaşlarının yeniden başlayabileceğine dair endişeleri artırdı. Piyasalarda artan oynaklık, özellikle hızlı ve veri odaklı kararlar alan nicel fonlar açısından ciddi riskler doğurdu. Renaissance gibi insan müdahalesi yerine algoritmalara dayanan fonlar, böylesine ani politik söylemlere adapte olmakta zorlandı.
Grubun yönettiği diğer fonlar ise daha dayanıklı bir performans sergiledi. Renaissance Institutional Diversified Alpha Fund, Nisan ayında %2,4’lük sınırlı bir kayıp yaşarken, yıl başından bu yana %11,5 oranında getiri sağladı. Bu fonun, daha sınırlı volatiliteye maruz kalacak şekilde yapılandırılmış olması ve farklı piyasa koşullarına göre çeşitlendirilmiş bir strateji izlemesi, oynaklığın yüksek olduğu dönemlerde daha iyi bir koruma sağladı.
RIEF’in geçen yılın eylül ayı itibarıyla 19,6 milyar dolarlık bir portföy büyüklüğüne ulaştığı, aynı yıl içinde de %22,7 oranında kazanç sağladığı biliniyor. Diversified Alpha Fund da aynı dönemde %15,6 getiri ile yatırımcılara güçlü bir performans sundu. Ancak Nisan ayındaki kayıplar, 2025 yılına girilirken fonların yeniden zorlu piyasa koşullarıyla yüzleştiğini gösterdi.
Kurucusu Jim Simons’ın geçen yıl hayatını kaybetmesinin ardından, Renaissance Technologies’in yönetiminde stratejik bir değişiklik olmadı. "Nicelik kralı" olarak anılan Simons, fonun başarısını büyük ölçüde insan sezgisine değil, matematiksel modellere ve piyasa verilerinden çıkarılan algoritmalara dayandırmıştı. Renaissance, işlemlerinde tamamen bilgisayar destekli sistemleri kullanıyor. Bu sistemler, geçmişte istikrarlı şekilde yüksek getiri sağladı. Ancak, 2020'deki pandemi şoku sırasında fonlar ciddi kayıplar yaşadı ve bu da dış yatırımcıların hızla çıkışına neden oldu. Medallion isimli efsanevi fonları ise uzun süredir yalnızca şirket içindeki kişiler için erişilebilir durumda bulunuyor.
Geçtiğimiz hafta yaşanan piyasa çalkantıları, yalnızca Renaissance değil, birçok hedge fon için zorlu bir sınav anlamına geldi. ABD borsalarında Perşembe ve Cuma günleri S&P 500 endeksinde %10’dan fazla düşüş görülürken, tipik olarak güvenli liman kabul edilen ABD Hazine tahvilleri bile satış baskısıyla karşı karşıya kaldı. Büyük hedge fonlar, risklerini azaltmak amacıyla hızla nakde geçerken, bu süreçte bazı fonlar ciddi marj çağrıları ile karşı karşıya kaldı. Wall Street bankalarının, kredili işlem yapan müşterilerden ek teminat talep etmesiyle birlikte fonların kaldıraç kullanımı sorgulanır hale geldi.
Hedge fonlar, kaldıraç kullanarak işlemlerinde kazanç potansiyelini artırabiliyor. Ancak bu strateji, öngörülemeyen şoklar karşısında zararın da aynı oranda büyümesine neden olabiliyor. Renaissance'ın RIEF fonunun uğradığı son kayıplar da bu riskin en güncel ve çarpıcı örneklerinden biri oldu.
Son haftalarda yaşanan gelişmeler, niceliksel yatırım stratejilerinin güçlü yönlerini ve aynı zamanda sınırlılıklarını tekrar gündeme taşıdı. Ani jeopolitik gelişmeler veya öngörülemeyen siyasi açıklamalar gibi olaylar karşısında algoritmaların reaksiyon süresi ve adaptasyon kabiliyeti, yatırımcının kaderini belirleyebiliyor. Renaissance gibi dev fonlar için ise bu tür dalgalanmalar, uzun dönemli performans algısını ciddi biçimde etkileyebiliyor.