OVP’ye ilk tepkiler: Uzmanlar nasıl değerlendirdi?

PAYLAŞ
  • Orta Vadeli Programı'n (OVP) açıklamasının ardından uzmanlar, CNBC-e canlı yayınında OVP'ye dair düşüncelerini paylaştı.
  • Eski IMF ekonomisti ve TEPAV direktörü Burcu Aydın Özüdoğru, büyüme, enflasyon ve cari açık hedeflerine ilişkin değerlendirmeler yaparken, Kocaeli Sanayi Odası Başkanı Ayhan Zeytinoğlu işsizlik rakamlarına da değindi.
OVP’ye ilk tepkiler: Uzmanlar nasıl değerlendirdi?

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz'ın 2025-2027 yıllarını kapsayan Orta Vadeli Programı (OVP) açıklamasının ardından CNBC-e canlı yayınına katılan uzmanlar, OVP hedeflerini değerlendirdi.

Yayında konuşan Eski IMF ekonomisti ve TEPAV direktörü Burcu Aydın Özüdoğru şunları söyledi:

"Büyüme, enflasyon ve cari açık hedeflerinin kısa ve orta vadede tutarlı hedefler olmadığını düşünüyorum. Hükümetin büyümeden taviz vermeme politikası bu kez de kendini gösterdi. 2025, 2026 ve 2027 için hedeflenen büyüme rakamları, orta ve uzun vadede enflasyonu düşük tek haneli seviyelere indirmeyi amaçlayan enflasyonla uyumlu yol haritasıyla örtüşmüyor.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın belirttiği gibi, uzun vadede düşük enflasyon, büyümenin temel belirleyici unsurlarından biridir. Ancak, yapılan çalışmalar gösteriyor ki dezenflasyon sürecinin ekonomik aktivite, büyüme ve istihdam üzerinde ne yazık ki kısa ve orta vadede maliyetleri olacaktır.

Bir ekonominin hem yüksek oranlarda büyümesi hem de fiyat istikrarını sağlaması pek olası değildir.

Özellikle Türkiye’deki ekonomik büyümenin kompozisyonuna baktığımızda, büyümenin temel itici gücünün her zaman iç talep olduğunu görüyoruz. Ne yazık ki, bunu dış taleple değiştirmemiz mümkün görünmüyor.

Yapısal reformları hızlıca hayata geçirsek bile, bu reformların meyveleri uzun vadede alınacağından, büyüme ve enflasyon arasında bir ödünleşme ile karşı karşıya kalmamız kaçınılmaz. Eğer esas hedefimiz enflasyonu düşürmekse, 2025-2027 için hedeflenen büyüme rakamlarının çok daha altında bir büyüme ile karşılaşmamız olası.

Hedef büyüme ise, bu durumda finansal istikrar her ne kadar iyileşmiş olsa da hala gelişmekte olan ülkelere göre kötü bir noktada bulunuyor. Bu nedenle, tekrar büyümeyi hedeflemek, yüzde 50'ler civarında seyreden enflasyonun orta ve uzun vadede yüksek çift hanelerde dalgalanmasına ve Türkiye’nin makro finansal risk göstergelerinin istenen seviyelere inmemesine neden olacaktır."

"Orta vadede fiyat istikrarı ile büyüme çelişmiyor"

TSKB Başekonomisti ve Direktörü Burcu Ünüvar, "Büyüme öngörülerinin aşağı geldiğini görüyoruz. OVP enflasyonla mücadele programının devam edeceğine işaret ediyor. Orta vadede fiyat istikrarı ile büyüme çelişmiyor. Türkiye'nin ihracatı artıyor. OVP'de seviye dışında kompozisyonu da görmek isterdik. Ne sattığınız önemlidir. Sadece ne kadar sattığınız değil. Beklediğimiz detaylar bunlar" yorumunda bulundu.

Kocaeli Sanayi Odası Başkanı Ayhan Zeytinoğlu'nun yorumları ise şöyle oldu:

"Enflasyonda yukarı yönlü bir revize, büyümede de aşağı yönlü bir revize yapıldı. Aslında bu iki hareket uyumlu gibi ama büyümenin kompozisyonu önemli. Bu yıl için öngörülen büyüme 3,5. Muhtemelen tutturma ihtimali var. Ancak bu sürdürülebilirlik açısında çok uzun vadeli bir şey değil. İnşaat faaliyeti deprem faaliyeti olmasa ne kadar düşebilir onu hesaplamak lazım.

İşsizlik rakamlarında da önemli olan çalışan sayısının artması. Şu anda 35,5 milyon çalışanımız var. Bize benzer nüfusa sahip Almanya’da 46 milyon çalışan var. Üstelik onlar bizden 14,5 yaş daha yaşlılar Dolayısıyla bizim orta vadede değil, işsizlik konusunda uzun vadeli bir planımız da olmalı. Hedefimiz, 10 yıl sonra 50 milyon çalışan olmalı. Burada sosyal politikalara dikkat etmek lazım.

1,7 trilyon dolarlık gayri safi milli hasıla çok etkileyici. Kişi başı 20 bin doların üzerine çıkan milli gelir önemli. Hükümetimize önerim bundan sonraki planlarda daha uzun vadeli programlar yapmamız lazım. Bazı programların 3 yıllık olması çok yeterli değil."