Martı GYO sermaye artırımına gidiyor: Yıl sonu beklentileri açıklandı

PAYLAŞ
Martı GYO sermaye artırımına gidiyor: Yıl sonu beklentileri açıklandı
Martı Hotels & Marinas Yönetim Kurulu Başkan Vekili Emre Narin
İlgili Hisse

Martı Hotels & Marinas Yönetim Kurulu Başkan Vekili Emre Narin, CNBC-e'de yayınlanan İş Dünyası programına katıldı. Narin sermaye artırımına ve yıl sonu beklentilerine ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.

Yüzde 190 oranında sermaye artırımı

Martı Otelleri ve Marinaları, halka açık turizm odaklı gayrimenkul yatırım ortaklığı olan Martı G.Y.O.'nun sermayesini yüzde 190 oranında artırmayı planlıyor. Bu sermaye artırımı, tamamen iç kaynaklardan karşılanacak ve Sermaye Piyasası Kurulu'na yapılan başvurunun onaylanmasının ardından gerçekleştirilecek. Narin, “Martı G.Y.O.'nun ödenmiş sermayesi 376 milyon TL idi. yüzde 190'lık bir bedelsiz sermaye artışında talebinde bulunduk. İç kaynaklardan karşılanmak üzere. Bu konuda da sermaye piyasası kuruluna başvurumuzu yaptık. Sanırım önümüzdeki bir iki ay içerisinde kabul görmesi halinde bu bedelsiz sermaye artışını yapıp yüzde 190 nispetinde hisseleri yatırımcılarımızla paylaşmayı planlıyoruz” dedi.

Yıl sonu hedefleri

Narin, yıl sonu hedeflerine yönelik olarak, bu sene geceleme sayısında yüzde 30, ciroda ise yüzde 60'a yakın bir artış beklediklerini açıkladı. Emre Narin “Bu sene geceleme olarak yüzde 30. Ciro tarafında yüzde 60'a yakın euro bazında bir hedefimiz var. Bu sene için eğer politik bir risk ya da herhangi bir gelişme inşallah olmaz ise artık önümüzdeki 3-4 aylık dönemde bu hedeflerin çok yakınına doğru geleceğimizi düşünüyorum” ifadelerini kullandı.

Mevcut ekonomik koşullar ve sektörel zorluklar

Narin, mevcut ekonomik koşullar ve yüksek faiz oranlarının yeni yatırımları sınırladığını, ancak sektördeki talebin canlanması ile birlikte büyüme fırsatlarını değerlendirmeye başladıklarını ifade ederek “Yeni yatırımlar şu an için açıkçası bu mevcut ekonomi şartlarında ve bu faiz hadleriyle çok yeni yatırımı şu anda düşündüğümüzü söyleyemeyeceğim” dedi.

İstihdam sorunları

Turizm sektöründeki istihdam sorunlarına da değinen Narin, pandemi dönemi sonrası tersine göç ve yurt dışından gelen iş gücü talepleri nedeniyle personel sıkıntısı yaşandığını belirtti. Narin “Şimdi istihdam sıkıntımız var. Bu sıkıntının esas özünde yatan pandemi döneminde otellerin kapanmasıyla özellikle Antalya yöremizden çok ciddi bir Anadolu'ya tersine göç yaşandı. Ve orada daha devamlı işlerde çalışanların çoğu kaldılar” açıklamasını yaptı. Narin turizm sezonunun 12 aya yayılmasıyla dışarı iş göçünün de önüne geçilebileceğini aktardı.

Rekabet ve ziyaretçi eğilimleri

Türkiye'nin turizm sektöründe diğer Akdeniz destinasyonlarıyla rekabet ettiğini belirten Narin, Mısır, Fas ve Yunanistan gibi ülkelerin öne çıktığını söyledi. Emre Narin “Şimdi bizim sıralamada geri geleceğimizi düşünmüyorum. Çünkü zaten ziyaretçi sayımızda bir sıkıntı gözükmüyor. Yani ziyaretçi sayımız artıyor. Ama Akdeniz Çanağı'nda tabii ki Mısır ciddi bir rakip oluyor. Bu tip anlarda daha ucuz olarak bilindiği için destinasyon olarak” dedi.

Şirket performansı ve gelecek planları

Martı Otelleri'nin mevcut performansına dair bilgi veren Narin, iki halka açık şirketlerinin bulunduğunu ve çeşitli tesislerde yenileme çalışmaları yapıldığını belirtti. “Şimdi bizim iki halka açık şirketimiz var. Birisi Martı Otel İşletmeleri dediğiniz gibi birisi de Türkiye'nin ilk turizm odaklı gayrimenkul yatırım ortaklığı olan Martı GYO. Ki onunla alakalı son zamanlarda zaten bir bedelsiz sermaye artışı için sermaye piyasası kuruluna da başvuruda bulunduk,” dedi.

Küresel turizm ve gelecek beklentileri

Narin, küresel turizmdeki iflaslar ve istihdam sorunlarına da değindi. Avrupa'nın üçüncü büyük tur operatörünün iflasının sektörde önemli bir etki yaratmadığını belirtti. “Şimdi FTI gibi bir şirketin iflas etmesi çok kötü bir şey kendi içinde. Çünkü sektörün dünya çapında çok büyük bir oyuncusu. Ve Türkiye'ye dediğiniz gibi 2 milyon turist getiren bir operatörün maalesef sıkıntı içine girmesi hiç hoş olmadı. Ama sezonun başında bunun olmuş olması nedeniyle bunun etkileri Thomas Cook olayındaki gibi çok olmayacaktır” diye konuştu.

Kaynak: cnbce.com