7 soru 7 cevap | Küresel Asgari Kurumlar Vergisi nedir? Türkiye bunu uygulayacak mı?

Hazal Orta
PAYLAŞ
  • OECD'nin çalışmasıyla ortaya çıkan Küresel Asgari Kurumlar Vergisi, 140'ten fazla ülke tarafından kabul edildi.
  • Hazina ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek de çok uluslu şirketlerden asgari kurumlar vergisi alınması yönünde düzenleme yapmanın kaçınılmaz olduğunu açıkladı.
  • Verginin çıkış amacı ekonominin dijitalleşmesiyle oluşan sorunların önüne geçerek, ülkeler arasındaki vergi rekabetini azaltmak ve çok uluslu şirketlerin vergiden kaçınarak kar aktarımı yapmasını önlemek.
7 soru 7 cevap | Küresel Asgari Kurumlar Vergisi nedir? Türkiye bunu uygulayacak mı?
iStock

Günümüzde birçok şirket, ana merkezinin yanında, farklı ülkelerde faaliyet gösteriyor ve vergi ödüyor. OECD, bu alandaki en önemli düzenlemelerden biri olan Küresel Asgari Kurumlar Vergisi için yaptığı çalışmayı tamamladı. Geçen süre içinde OECD üyesi 140'ten fazla ülke arasında söz konusu vergi için mutabakat sağlandı.

Vergi, çok uluslu şirketlerden, yıllık cirosu 750 milyon Euro'nun üzerinde olanları kapsıyor. Henüz Türkiye'de yürürlüğe alınmasa da Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, yaptığı açıklamada, çok uluslu şirketlerden asgari kurumlar vergisi alınması yönünde düzenleme yapmanın kaçınılmaz olduğunu, aksi durumda Türkiye'nin almadığı verginin başka bir ülke tarafından alınacağını söyledi. Peki sistem tam olarak nasıl işleyecek? Gelin bu sorulara yanıt arayalım...

1- Küresel Asgari Kurumlar Vergisi nasıl uygulanacak?

Türkiye'de ve dünyada, küresel cirosu 750 milyon Euro'nun üzerinde olan çok uluslu şirketler, Küresel Asgari Kurumlar Vergisi ödeyecek. Çok uluslu şirketlerin faaliyet gösterdiği sektörün ise bir önemi yok.

Cnbc-e.com'a konuşan Gelir İdaresi E. Strateji Geliştirme Daire Başkanı Nazmi Karyağdı, OCED bünyesinde çalışıp kabul edilen küresel asgari kurumlar vergisinin amacının, çok uluslu bir şirket nerede faaliyet gösterirse göstersin en az yüzde 15 oranında vergi ödemiş olmasını temin etmek olduğunu söyledi.

Birden fazla ülkede faaliyet gösteren büyük ölçekli küresel şirketlerin vergi limanlarına (cennetlerine) veya düşük oranlı ülkelere kazançları ya da vergi matrahlarını kaydırarak vergi kaybını önlenmesi amaçlanıyor.

Karyağdı'nın aktardığına göre bir şirket vergi oranı düşük olduğu için ya da hiç vergi ödemediği için bir ülkeyi faaliyet yeri olarak seçmişse bu düzenleme yürürlüğe girdikten sonra o ülkede en az yüzde 15 oranında vergi ödemesi gerekiyor. Eğer o ülke yüzde 15 oranında bir asgari vergi almamışsa şirketin ana merkezinin bulunduğu ülke (kârların toplandığı ülke), faaliyetin kendi ülkesinde yapılmış olup olmadığına bakmaksızın yüzde 15 oranında vergi alma hakkına sahip olacak.

7 soru 7 cevap | Küresel Asgari Kurumlar Vergisi nedir? Türkiye bunu uygulayacak mı? - Resim : 1

2-Türkiye bu vergiyi uygulamaz, diğer ülkeler uygular ise ne olur?

Karyağdı verdiği örnekte Türkiye'de söz konusu verginin uygulanmaması durumunda olabilecekleri aktardı.

Örneğin, Türkiye’de faaliyette bulunan çok uluslu bir firmanın ana merkezi ABD’de ise, Türkiye’deki firma ne kadar indirim veya istisnadan yararlanırsa yararlansın Türkiye’de yüzde 15 oranında kurumlar vergisi ödemesinin sağlanması amaçlanıyor. Her ne kadar Türkiye’de kurumlar vergisi oranı yüzde 25 olsa da indirim ve istisnalar sonucunda şirketin ödediği nihai vergi oranı (efektif vergi oranı) yüzde 10’ların dahi altına inebilyior. Bu durumda Küresel Asgari Kurumlar Vergisi uygulaması efektif oranın yüzde 15 olarak gerçekleşmesini sağlayacak.

Türkiye bu düzenlemeyi ulusal mevzuata eklemezse, ABD yüzde 15’in altında kala farkı kendi ülkesinde bu çok uluslu şirketten tahsile edecek.

3-Yüzde 15'lik vergi nereden kesilecek?

Küresel Asgari Kurumlar Vergisi için belirlenen yüzde 15'lik oran, söz konusu çok uluslu şirketlerin faaliyet gösterdiği ülkedeki gelirinden kesilecek. Yüzde 15’lik vergi oranının kaynak ülkedeki kazanca uygulanması öngörülüyor.

4-Mevcut kurumlar vergisi ne olacak?

Karyağdı, bu süreçte mevcut kurumlar vergisinin kalmaya devam edeceğini ancak, çok uluslu şirket için hesaplanan efektif kurumlar vergisi oranı yüzde 15’in altına inmişse aradaki farkın vergi olarak talep edilmesinin söz konusu olacağını söyledi. Bu noktada efektif kurumlar vergisine de bir parantez açmak gerekiyor.

7 soru 7 cevap | Küresel Asgari Kurumlar Vergisi nedir? Türkiye bunu uygulayacak mı? - Resim : 2

5-Düzenlemeden etkilenebilecek Türk şirketi var mı?

Bir işletmenin fiilen ödediği kurumlar vergisinin, işletmenin toplam vergi öncesi kazancına oranı. İlke efektif kurumlar vergisi oranı belirleniyor. Küresel Asgari Kurumlar Vergisi, ana merkezi Türkiye’de olup yurt dışında faaliyette bulunan ve küresel ölçekte 750 milyon Euro'dan fazla cirosu ola Türk şirketlerini de kapsayacak. Bu şirketler de faaliyette bulunduğu ülkelerde yüzde 15’ten az vergi ödemişlerse Türk Gelir İdaresi aradaki farkı tahsil etme imkanına kavuşacak.

6-Türkiye'de bu vergiyi ödeme potansiyeli olan kaç şirket var?

Mehmet Şimşek'in daha önce verdiği bilgiye göre, Türkiye'de faaliyette bulunan uluslararası sermayeli şirket sayısı yaklaşık 80 bin civarında. Bunlardan sadece yüzde 2,5'lik bir kısmı (2.134 çok uluslu şirket) 750 milyon Euro eşiğini aşıyor. Karyağdı, bu şirketlerdeki efektif vergi oranı ve bu şirketlerin beyan ettikleri toplam matrah kamuoyuna açık verilerde yer almadığı için dışarıdan gelir tahmini yapmanın şimdilik mümkün olmadığına dikkat çekti.

7-İstisna sektörler olabilir mi?

Karyağdı, sektörler itibarıyla bir takım istisnalar olabileceğini söyledi. Ancak, henüz Türkiye'nin bu konudaki politika tercihlerinin ne olacağı yönünde resmi bir açıklama yok.

İstisna demek, Türkiye'nin bu şirketlerden vergi almaması demek. Türkiye’de alınmayan vergi şirketin ana merkezinin bulunduğu ülkede alınacağı için burada oldukça sınırlı bir istisna düzenlemesi olması beklenebilir.

OECD uygulamasında şirketlerin, maddi varlıkların değerinin en az yüzde 5'i ve ücret giderlerinin yüzde 5'i kadar olan bir kazanç miktarını da ek vergiden istisna tutma imkanına sahip olduğunu belirten Karyağdı, bunun da asgari kurumlar vergisi açısından bir tür istisna niteliğinde olduğuna dikkat çekti.