Japonlar haftada 4 gün çalışmaya ikna olmuyor

PAYLAŞ
  • Japonya, aşırı çalışma kültürünü hafifletmek ve iş gücü sıkıntısını azaltmak amacıyla 2021'de dört günlük çalışma haftasını teşvik eden bir girişim başlattı, ancak bu girişim yavaş ilerliyor. Hem çalışanlar hem de işverenler bu konuda isteksiz.
  • Kültürel baskılar ve iş yerinde sadakat anlayışı bu değişime direnç gösteriyor. Bu durum, Japonya'nın düşük doğum oranları ve yaşlanan nüfusuyla mücadele eden ekonomisi için dikkat çeken bir tablo ortaya koyuyor.
Japonlar haftada 4 gün çalışmaya ikna olmuyor
Fotoğraf: iStock

Japonya, çalışanların haftalık çalışma günlerini azaltmasını istiyor. Ancak Japonlar bu fikre henüz ikna olmuş değil. Ülke her ne kadar yaklaşık üç yıldır haftalık çalışma gününü azaltma için adımlar atıyor olsa da ülke insanları dört günlük bir çalışma haftasını benimseyemiyor.

Japon milletvekilleri, ilk olarak 2021 yılında daha kısa bir çalışma haftası önerisinde bulunmuştu. Bu öneri, personel devamlılığını teşvik ederken, halihazırda büyük bir iş gücü sıkıntısı çeken Japonya'da aşırı çalışmaktan dolayı hastalanan veya ölen işçi sayısını azaltmayı amaçlıyordu. Bu öneri kapsamında fazla mesai sınırları ve yıllık ücretli izinler de yer alıyordu.

Ancak bu adımlar çok etkili olmadı.

Japonya Sağlık, Çalışma ve Refah Bakanlığı'na göre, ülkedeki şirketlerin yalnızca yüzde 8'i çalışanlarına haftada üç veya daha fazla gün izin veriyor.

Sadece şirketler değil, çalışanlar da bu konuda isteksiz.

Business Insider'ın haberine göre Japonya'nın en büyük şirketlerinden biri olan elektronik üreticisi Panasonic, 2022'nin başlarında bu girişime katıldı. İki yılı aşkın süredir, şirketin 63 bin uygun çalışanından sadece 150'si dört günlük çalışma programını tercih etti.

Dört günlük çalışma haftasını uygulayan diğer büyük şirketler arasında Uniqlo'nun ana şirketi Fast Retailing, elektronik devi Hitachi ve finans firması Mizuho yer alıyor. İşverenlerin yaklaşık yüzde 85'i çalışanlarına haftada iki gün izin verildiğini belirtiyor.

Ekstra bir gün izin alma konusundaki isteksizliğin büyük bir kısmı, çalışanların kendilerini şirketlerin önüne koymadığı bir kültürden kaynaklanıyor. Bu durum, ekip oyuncusu ve çalışkan görünme baskısını da içeriyor.

Japonya'nın çalışma kültürü geçmişe kadar uzanıyor

Bu yoğun kültür, Japonya'nın savaş sonrası dönemine dayanıyor. O dönemde dönemin Başbakanı Shigeru Yoshida, ekonomiyi canlandırma çabasıyla büyük şirketlerden çalışanlarına ömür boyu iş güvencesi sunmalarını istemişti ve karşılığında çalışanların sadakatle buna karşılık vermesini talep etmişti.

Devlet destekli bir düşünce kuruluşu tarafından Temmuz ayında yapılan bir araştırmaya göre, Japonya'nın 2040 yılına kadar yaklaşık bir milyon işçi açığıyla karşı karşıya kalması bekleniyor.

Japonya'nın çabaları, diğer ülkelerin çalışma günlerinin sayısını azaltmak için aldığı inisiyatiflerle uyumlu.

Nisan ayında, benzer bir nüfus sorunu yaşayan Singapur, çalışanların yakında daha kısa çalışma haftaları ve esnek saatler talep edebileceğini duyurdu. İzlanda, İrlanda, Birleşik Krallık ve İspanya dört günlük çalışma haftaları ile deneyler yaptı.

2022'de dört günlük çalışma haftası için altı aylık bir deneye katılan 61 Birleşik Krallık şirketinden 54'ü bir yıl sonra haftayı kısaltmaya devam etti ve 31'i bunu kalıcı olarak yapacaklarını söyledi.

Yunanistan ise azalan nüfus ve düşük verimlilikle mücadele etmek için haziran ayında belirli endüstriler için altı günlük çalışma haftası uygulamaya başladı.