Fed tutanakları: Faiz kararları ekonomik gelişmelere bağlı şekilde alınmaya devam edecek

Federal Açık Piyasa Komitesi'nin (FOMC) üyeleri 6-7 Kasım'da yaptıkları toplantıda enflasyonu düşürme konusundaki ilerlemenin durması halinde faiz indirimlerinin yavaşlatılması ya da durdurulması olasılığını tartıştı.

Ancak üyelerden bir grup olarak bunun ABD para politikasının önümüzdeki haftalarda nasıl gelişeceği konusunda çok fazla somut rehberlik vermekten kaçınmak için bir an olduğu konusunda hemfikir oldular

6-7 Kasım tarihli FOMC toplantısının bugün yayınlanan tutanaklarına göre yetkililer, ekonominin enflasyonun istikrarlı bir şekilde düşmeye devam edeceği yönündeki beklentileri doğrultusunda performans göstermesi halinde, “daha nötr bir faiz oranı ayarına doğru kademeli olarak hareket etmenin muhtemelen uygun olacağını” düşündüler.

Toplantı tutanaklarında, müzakerelere katılan 19 yetkilinin tamamının Fed'in gösterge niteliğindeki kısa vadeli faiz oranını çeyrek puan düşürerek %4,5 ile %4,75 aralığına çekme kararını onayladığı belirtildi.

Bazı politika yapıcılar Eylül toplantısından bu yana işgücü piyasasında ya da ekonomide daha belirgin bir yavaşlama riskinin azaldığını düşündüklerini ifade ettiler. Ve üyelerin birçoğu, ne teşvik ne de parasal kısıtlama gerektiren bir ekonomi için faiz oranlarının tam olarak nerede belirleneceği konusunda daha fazla belirsizlik olduğuna işaret etti.

Toplantı tutanaklarına göre bu hususlar “politika kısıtlamalarının kademeli olarak azaltılmasını uygun kılmıştır” denildi.

“Katılımcılar para politikası kararlarının önceden belirlenmiş bir rotada olmadığını ve ekonominin gelişimine ve ekonomik görünüm üzerindeki etkilerine bağlı olduğunu belirttiler. Katılımcılar, FOMC'nin politika duruşunu ayarlarken bunu açıkça ifade etmesinin önemli olduğunu vurguladılar.

Fed'in bir sonraki toplantısı 17-18 Aralık'ta. Yetkililer, bu toplantıda faiz indirimi kararının kıl payı alınabileceğini, ancak bu yıl son bir faiz indirimine kapıyı açık bıraktıklarını söylediler.

Ayrı olarak, Fed personeli, ekonominin mal ve hizmet üretme kapasitesine ilişkin değerlendirmesini veya ekonomistlerin “potansiyel çıktı” olarak adlandırdığı şeyi, verimlilikteki son kazanımlar nedeniyle revize etti. Verimlilikteki iyileşmelerin yol açtığı daha yüksek potansiyel büyüme, süreklilik arz etmesi halinde, fiyatlar üzerinde baskı yaratmadan üretimde artışa olanak sağlayabilir.