AB: Çin menşeli elektrikli araçlara yönelik ek vergi AB ülkelerinden gerekli desteği aldı
- Avrupa Birliği üye ülkeleri, Çin menşeli elektrikli araçlara uygulanacak ek vergi uygulamasını oyladı. Yapılan oylamada 10 ülke, ek vergilerin getirilmesine destek çıktı.
- Avrupa Komisyonu, uygulamanın Dünya Ticaret Örgütü (WTO) ile uyumlu alternatif çözümler bulmak amacıyla Çin ile müzakereleri sürdüreceğini belirtti.
Avrupa Birliği üye ülkeleri, Çin menşeli elektrikli araçlara ek vergi uygulanmasını oyladı. Yapılan oylama sonucunda 10 ülke uygulanacak ek vergiyi desteklerken, beş ülke karşı çıktı. Diğer 12 ülke ise çekimser kaldı.
Kararın reddedilmesi için AB nüfusunun yüzde 65'ini temsil eden 15 üye ülkenin karşı oy kullanması gerekiyordu. Ancak bunun için yeterli çoğunluğa ulaşılmadı. Fransa, Yunanistan, İtalya ve Polonya'nın lehte oy kullanacakları biliniyordu.
Avrupa Komisyonu, Çin menşeli elektrikli araçlara kesin gümrük tarifeleri uygulama önerisinin üye devletlerden gerekli desteği aldığını açıkladı. Ancak Komisyon, "Komisyon'un soruşturmasıyla tespit edilen zararlı sübvanse etme durumunu ele alacak, Dünya Ticaret Örgütü (WTO) ile tamamen uyumlu, yeterli, izlenebilir ve uygulanabilir alternatif bir çözüm keşfetmek amacıyla" Çin ile müzakerelere paralel olarak devam edeceğini ekledi.
Vergiler hakkında bir kararın 30 Ekim'e kadar verilmesi ve ertesi gün yürürlüğe girmesi gerekiyor.
AB tarifeleri beş yıla kadar sürecek ve Tesla için yüzde 7,8 ile MG markasının sahibi SAIC için yüzde 35,3 arasında değişecek.
Birliğin ticaret politikalarını denetleyen Avrupa Komisyonu, bir yıl süren sübvansiyon karşıtı soruşturmanın ardından adaletsiz olarak nitelediği Çin sübvansiyonlarına karşı önümüzdeki beş yıl için nihai vergiler önermişti.
Satışlarının neredeyse üçte birini Çin'de gerçekleştiren Alman otomotiv şirketleri, gümrük vergisi tasarısına karşı açıklamalarda bulunmuştu. Volkswagen, gümrük vergilerini yanlış yaklaşım olarak nitelemişti.
Macaristan Başbakanı Viktor Orban, oylama öncesinde yaptığı açıklamada AB'nin Çin ile ekonomik bir soğuk savaşa gireceği uyarısında bulunmuştu.
