Japonya: Dünyanın ilk nükleer güçle çalışan hidrojen üretim tesisinin kurulması planlanıyor

Japonya Atom Enerjisi Ajansı (JAEA), Yüksek Sıcaklık Gaz Soğutmalı Reaktör (HTGR) teknolojisini kullanarak dünyanın ilk nükleer enerjiyle çalışan hidrojen üretim tesisini kurmayı planlıyor. Proje hayata geçirildiğinde, hidrojen üretimi için nükleer gücü kullanan ilk tesis olacak.

Hidrojen üretiminde nükleer enerji kullanımı

HTGR, geleneksel nükleer reaktörlerden farklı olarak soğutma için su yerine helyum gazı kullanıyor. Bu sayede reaktör çok daha yüksek sıcaklıklara ulaşabiliyor. Geleneksel reaktörler 300°C civarında çalışırken, HTGR'ler 870°C’ye kadar ısı üretebiliyor. Bu yüksek sıcaklık, hidrojen üretimi için kritik bir süreç olan sülfür-iyot döngüsünü başlatıyor. Bu termokimyasal süreç, suyu hidrojen ve oksijene ayırarak fosil yakıt kullanımına ihtiyaç duymadan hidrojen üretmeyi mümkün kılıyor.

JAEA, reaktörden elde edilen ısıyı kullanarak karbon salınımı olmadan büyük ölçekli hidrojen üretmeyi hedefliyor. Projeden sorumlu yetkili Nariaki Sakaba, “2030 yılına kadar hidrojen üretiminde başarılı olmayı ve bunu dünyanın en iyi teknolojisi olarak geliştirmeyi umuyoruz” ifadelerini kullandı.

Proje onay alırsa üretim 2030'da

Proje kapsamında, Japonya’nın Ibaraki Eyaleti'nde bulunan Yüksek Sıcaklık Mühendislik Test Reaktörü (HTTR), hidrojen üretim tesisi ile borular aracılığıyla bağlanacak. Bu sistem, reaktörden elde edilen yüksek sıcaklıktaki helyum gazını dolaştırarak hidrojen üretimi için kullanılmasını sağlayacak. Helyum gazı, su ve metanın kimyasal reaksiyona girmesine yardımcı olarak büyük miktarda hidrojen üretimini mümkün kılacak.

Japonya Atom Enerjisi Ajansı, 2025 yılında projeyle ilgili resmi başvurusunu Japonya Nükleer Düzenleme Kurumu’na (NRA) sunmayı planlıyor. Onayın alınması halinde, tesisin inşasına 2026 yılında başlanacak ve ilk hidrojen üretimi 2030 yılında gerçekleşecek.

Japonya’nın hidrojen vizyonu

Japonya, hidrojen bazlı enerji sistemlerine yaptığı yatırımlarla bu alanda küresel bir öncü olmayı hedefliyor. Uzun vadeli hedefler arasında, bu teknolojinin ticarileştirilmesi ve 2030’ların sonlarında yaygın olarak kullanılması bulunuyor. Hidrojen, yakıt hücreli araçlar, çelik üretimi ve kimya sanayisi gibi birçok alanda temiz bir enerji kaynağı olarak büyük bir potansiyel taşıyor.

Günümüzde hidrojen üretimi genellikle fosil yakıtların kullanıldığı enerji yoğun yöntemlerle gerçekleştiriliyor. Bu da yüksek karbon salınımına neden oluyor. Japonya’nın geliştirdiği HTGR tabanlı hidrojen üretim modeli, hidrojenin temiz ve sürdürülebilir bir şekilde üretilmesine olanak sağlayarak enerji sektöründe devrim yaratabilir.