Ultra zenginler altına hücum ediyor: 500 tonluk yeni depolama tesisi kuruldu

PAYLAŞ
  • Singapur'da inşa edilen The Reserve adlı yeni depolama tesisi, zengin yatırımcıların artan güvenli depolama taleplerini karşılamak üzere 10.000 ton gümüş ve 500 ton altın kapasitesiyle hizmete girdi.
  • Bu tesis, dünya genelindeki yıllık gümüş arzının üçte birinden fazlasını saklayabiliyor.
  • 500 ton altın ise merkez bankalarının 2023'te depoladığı altın miktarının yarısına denk geliyor.
Ultra zenginler altına hücum ediyor: 500 tonluk yeni depolama tesisi kuruldu

Dünyanın en zenginleri için yüksek güvenlikli depolama alanlarına olan talebin artması, Singapur'da inşa edilen dev bir depolama tesisini gündeme getirdi. The Reserve adı verilen bu yeni tesis, 10.000 ton gümüş ve 500 ton altın saklama kapasitesiyle dikkat çekiyor.

Bu miktar, dünya genelindeki yıllık gümüş arzının üçte birinden fazlasını ve merkez bankalarının 2023'te satın aldığı altının yaklaşık yarısını temsil ediyor. Fiyat olarak bakıldığında ise 22 Ağustos 2024 fiyatlarıyla The Reseve 40 milyar dolarlık altın ve 10 milyar dolarlık gümüş barındırabilen yani toplamda 50 milyar dolar saklayabilen bir kasa.

Silver Bullion Pte Ltd. tarafından inşa edilen 180.000 metrekarelik bu tesis, şirketin önceki kasasının dolması nedeniyle inşa edildi. Şirket, yeni tesisin müşterilerden yoğun ilgi gördüğünü ve daha fazla kasaya ihtiyaç duyulduğunu belirtti. Firmanın kurucusu Gregor Gregersen, "Aldığımız geri bildirimler, daha fazla kasa ihtiyacımız olduğunu gösteriyor" dedi.

Altının ons fiyatı geçtiğimiz hafta 2.500 doları aşarak rekor seviyelere ulaşırken, gümüşte de yüzde 20'den fazla bir artış gözlemlendi. Özellikle Asya'daki aile ofislerinden altın para ve külçe talebi patlama yaşarken, tezgah üstü piyasada alımlar son 25 yılın en iyi ikinci çeyreğini kaydetti.

Küresel riskler altın ihtiyacını artırdı

Tezgah üstü piyasada yapılan alımlar, 2023 yılında 450 tona ulaştı ve 2024'te daha da genişlemesi bekleniyor. Altına olan bu yoğun talep, artan jeopolitik riskler, merkez bankalarının alımları ve Çinli tüketicilerin ilgisi gibi faktörlerle desteklendi. Hong Kong merkezli Precious Metals Insights Ltd. şirketinin genel müdürü Philip Klapwijk, "İnsanlar, ekonomik ve politik açıdan dünyanın gidişatından memnun değiller. Bu nedenle, altına olan tahsislerini artırıyorlar" dedi.

Altının fiziki olarak elde tutulmasının bazı dezavantajları olsa da, karşı taraf riski taşımaması, yani başka bir tarafın taahhüdünü yerine getirememe riskinden arınmış olması gibi avantajları bulunuyor. JPMorgan analistleri, pandemi sonrası dönemde mahremiyet ve somutluk gibi faktörlerin yüksek net değere sahip yatırımcılar için daha önemli hale geldiğini belirtti. Yatırımcılar, işlemlerinin kaydedildiği ETF'lerden kaçınırken, fiziki altın, kağıt sertifikalara göre daha güvenli ve çekici bulunuyor.

Singapur, istikrarlı ve tarafsız düzenleyici rejimi sayesinde, bu ihtiyacı karşılayan öncü bir merkez haline geldi. Yeni Zelanda'nın başkenti Wellington'daki New Zealand Vault da Hong Kong ve ABD'deki aile ofislerinden gelen talep sayesinde stoklarını artırdı. Şirketin yöneticisi John Mulvey, "Yeni Zelanda'nın avantajlarından biri, doğal düşmanlarımızın olmaması. Dünyanın sıcak noktalarından uzak bir güvenli liman olarak görülüyoruz," dedi.

Kaynak: cnbce.com